Haber: TENZİLE AŞÇI Kamera: ÖZGÜR ŞENGÜL
Meryem Ana Evi Otoparkı Direnişi Devam Ediyor
Selçuk Belediyesi işletmesinde bulunan bir otoparkın gelirlerinin Tarım ve Orman Bakanlığı'na devredilmesine karşı başlatılan direniş sürüyor. Belediye ve bölge halkı, çadır nöbetiyle tepkilerini dile getiriyor. Otoparkın devri için verilen süre doldu, ancak Bakanlık henüz bir adım atmadı. Belediyeye ait araçlar otopark girişine konuşlandırıldı. Direnişe, yerel yöneticiler ve siyasi isimlerden destek geliyor. Uzlaşma arayışları sonuçsuz kalırken, belirsizlik devam ediyor. Halkın endişesi, gelir kaybının belediyenin hizmetlerini ve çalışanlarının istihdamını olumsuz etkilemesidir.
Siyasi Destek Arttı
CHP'li yetkililer, direnişe destek vererek Bakanlık kararını eleştirdi. CHP Yüksek Disiplin Kurulu üyesi Özkan Tice ve bir belediye başkanı, çadır alanını ziyaret ederek Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel'e ve halka desteklerini iletti. Yetkililer, kararın "ekonomik kayyum" niteliğinde olduğunu ve Selçuk halkını cezalandırdığını savundu. Kararın sadece Bakanlık'a mı yoksa özel şirketlere mi devredilmeyi hedeflediği belirsizliğini koruyor. Bu belirsizlik, bölge ekonomisine ve belediye çalışanlarının geleceğine dair endişeleri artırıyor. Yetkililer, Bakanlık'ı uzlaşma masasına oturmaya davet etti ve kamuoyunu dayanışmaya çağırdı. Gelirin önemli bir bölümünün kaybedilmesi durumunda, belediyenin sosyal hizmetleri ve çalışanlarının maaşları tehlikeye girecektir.
Ekonomik Kayyum Endişesi
Yetkililer, Bakanlık'ın tutumunu "yıldırma" politikası olarak değerlendirdi. Selçuk'un küçük bir yerleşim yeri olması ve ekonomisinin büyük oranda turizme bağımlı olması, bu durumu daha da kritik hale getiriyor. Kış aylarında ekonomik faaliyetlerin azalması, gelir kaybının etkilerini daha da ağırlaştırabilir. Destekçiler, İzmir genelindeki kamuoyu, çevre örgütleri ve STK'ları dayanışmaya davet etti. Çünkü bu durumun sadece Selçuk'la sınırlı kalmayıp diğer yerel yönetimleri de etkileyebileceği endişesi taşıyorlar. Bakanlık'ın uzlaşmaya yanaşmaması, durumu daha da karmaşıklaştırıyor. Belediye çalışanlarının geleceği ve bölge halkının refahı tehlike altında. Sosyal dayanışmanın önemine vurgu yapılarak, Bakanlık'ın kararından geri dönmesi isteniyor.